Cilt kuruluğu deyip geçmeyin!

Cilt Kuruluğu ve Kaşıntı Böbrek Hastalığının Habercisi Olabilir!

İSTANBUL (İGFA) – Sağlık konuları önemli olsa da bazen belirtilere gereken dikkat gösterilmezse ciddi problemlerle karşılaşılabilir. Çünkü cilt kuruluğu ve kaşıntı gibi görünen basit belirtiler aslında böbrek hastalıklarının habercisi olabilir.

Ciltteki kuruluk ve kaşıntı sadece dış etkenlerden değil, aynı zamanda böbrek hastalıklarından da kaynaklanabilir. Kronik böbrek hastalığı, vücuttaki toksik maddelerin birikmesine sebep olarak cildin kurumasına neden olabilir. Eğer bu kuruluk sürekli bir hal alıyorsa, sadece mevsimsel etkiler ya da beslenme faktörleri değil, böbrek sağlığınızı da değerlendirmeniz önemlidir.

TBV Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Aydın Türkmen, böbrek hastalıklarında kuruluk ve kaşıntının sıkça görülen belirtilerden olduğunu belirtiyor ve hastaların yaklaşık üçte birinde bu durumun yaşandığına dikkat çekiyor.

“Yılda Bir Kontrol Şart”

Böbrek hastalıklarının belirtilerinin erken dönemde ortaya çıkmadığını vurgulayan TBV Başkanı Timur Erk, ciltteki kuruluğun basit bir problem gibi görünse de aslında vücudun uyarı sinyali olabileceğini söylüyor. Erken teşhis, böbrek hastalıklarının ilerlemesini durdurabilir ve genel sağlığınızı koruyabilir. Bu nedenle, yılda bir kez kan testleri ve doktor kontrolleri yapmak böbrek sağlığınızı korumanın en etkili yollarından biridir.

“Yetersiz Su, Aşırı Tuz ve İşlenmiş Gıda Cildinizi Kurutabilir”

TBV Diyetisyeni Gökçen Efe Aydın, beslenme alışkanlıklarının cilt sağlığını direkt olarak etkilediğini belirtiyor. Yetersiz su alımı, aşırı tuz ve işlenmiş gıdalar cildin nem dengesini bozabilir. A, C, E vitaminleri ve omega-3 yağ asitlerinden yoksun bir diyet cildin elastikiyetini kaybetmesine ve kurumasına neden olabilir. Bu sebeple beslenme düzeninizi gözden geçirerek cilt sağlığınıza önem vermelisiniz.

“Böbrek Nakli, İleri Evre Böbrek Hastalığı ile İlişkili Kaşıntının Çözümü Olabilir”

Prof. Dr. Aydın Türkmen, böbrek hastalarında kaşıntının sebepleri arasında kalsiyum ve fosfor metabolizmasındaki bozukluk, paratroid hormonunun yüksekliği, kuru cilt ve azalan terleme gibi faktörlerin olduğunu belirtiyor. Ayrıca diyabet ve karaciğer hastalıklarının varsa kaşıntı şikayetlerine sebep olabileceğini ekliyor.

Related Posts

Sabit kur ilaç krizini derinleştiriyor; psikiyatri tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar piyasada bulunamıyor

Sabit kur ilaç krizini derinleştiriyor; psikiyatri tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar piyasada bulunamıyor

Bilinçsizce yapılan spor aktiviteleri kalp krizi riskini artırıyor

Yozgat Şehir Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. İmam Günay, özellikle gençler arasında yaygınlaşan halı saha maçlarının ciddi sağlık riskleri doğurabileceği uyarısında bulundu. Isınma yapılmadan, sağlık kontrolü olmadan gerçekleştirilen yoğun egzersizlerin kalp krizi riskini artırabileceğini belirten Günay, “Bilinçsizce yapılan halı saha maçları ölümle sonuçlanabiliyor. Bu nedenle spor öncesi mutlaka kardiyolojik muayene yapılmalı” dedi.

Uzmanlardan diyaliz hastalarına ‘yazın doğru beslenme ve dengeli sıvı tüketimi’ uyarısı

Yaz aylarında diyaliz hastaları için en büyük tehdidin hatalı beslenme ve fazla sıvı alma olduğuna dikkati çeken uzmanlar, yüksek tansiyon ve kalp gibi çeşitli rahatsızlıklarla karşılaşmamak için dengeli ve doğru tüketim tavsiyesinde bulundu.

SES’ten Sağlık Emekçileri İçin 13 Maddelik Talep!

KESK’e bağlı SES İzmir 2 No’lu Şube Yönetim Kurulu ve üyeleri, Bayraklı Şehir Hastanesi’nde yaptıkları açıklamada toplu sözleşme dönemi öncesinde sağlık emekçilerinin taleplerini 13 madde ile sıraladı. 

Masum gibi başlıyor, ciddi sorunlara yol açabiliyor: Alerjik rinite dikkat!

Burun tıkanıklığı, öksürük ve kaşıntı gibi basit belirtilerle ortaya çıkan alerjik rinit, tedavi edilmediğinde uyku apnesinden işitme kaybına kadar birçok ciddi sağlık problemine neden olabiliyor.

Görünmeyen tehlike: Erkek bebeklerde sessizce ilerliyor!

Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Onur Danacıoğlu, yenidoğan erkek bebeklerde sıkça görülen inmemiş testisin tedavi edilmediği takdirde kısırlığa ve testis kanserine yol açabileceğini belirtti. Aileler bu durumu göz ardı etmemeli.